Tarih 8-15 Ekim 2011. Film ekimi mevsimi;
Benim gibi sinemada film izlemeyi sevenlerin en sevdiği mevsimlerden olsa gerek.Vizyonların klişelerden sıyrılıp nefes aldığı bizim de elimizde film tanıtımları ve biletlerle seanstan seansa koşturduğumuz tatlı bir zaman dilimi.
Gelelim karşımıza çıkan filmlerden birine, Toast (2010);
Yönetmen: S.J. Clarkson
Şöyle bir dönüp bakıyorum yönetmeni tanıyor muyuz nereden tanıyoruz diye, Dexter , Heroes gibi dizilerde bazı bölümlerin yönetmenliğini yapmış.Yani yönetmenle tanıştığımız ilk filmi.
Film İngiliz Aşçı Nigel Slater’ın hayatından esinlenme olunca ilk anda sanıyoruz ki; her karede müthiş görünen yiyeceklerle gözlerimizi doyuracağız, ama gözden kaçırdığımız nokta şu ki film; bir aşçının mutfağını değil bir adamın çocukluğunu ve gençliğini anlatıyor.
İlk yarım saati dram kokan film, Helena Bonham Carter’ın basit & seksi bi tarzda filme girmesiyle o kasvetli havadan sıyrılıp,yüzümüze bi gülücük konduruyor.Sweeney Todd’a bize böcekli börekler yapan Mrs. Lovett bu sefer Mrs. Potter olmuş kollarını sıvıyor mutfakta..
Başrol erkek, Freddie Highmore’a gelince çok aşina olduğumuz bir yüz: Finding Neverland(2004), Charlie and the Chocolate Factory(2005), ve benim favorim August Rush(2007) bu çocuk gözümüzün önünde büyüyor.Oyunculuğunu ben önce ki filmlerine kıyasla daha az beğendim ama gene de beğendim.
Genel olarak abartılı bi yanı olmayan filmin sivrilen yanları da yok.Müthiş bir film değil fakat eğlenceli,izlenebilir.Doğru aksesuarlarla seyirciye verilebilmiş olan İngiliz havası ve Helena Bonhem Carter’ın oluşu filmin artıları.
Filmde hoşlanmadığım daha doğrusu anlam veremediğim bir bölüme de değinmek istiyorum !!!!DİKKAT!!!! Filmden içerik içerir.<Freddie Highmore’un öpüşme sahnesi, filmin sonuna kadar bekledim bir yere bağlanmasını ama çekilmek için çekilmişti sanki havada kaldı.Olmasa daha iyiydi fikrimce.>
Sayın Okur,
Filmin benim için notu C+ yani ortalamanın biraz üstü.Keyifle izlersin ama etkilenmezsin.
Keyifli seyirler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder